24 Nisan 2010 Cumartesi

KARADENİZDEN GÖÇEDEN KEMENÇECİ MİCHALİS KALİONTZİDİS ALINTI

Yunanistan'da yaşayan Karadeniz asıllı Rum kemençecilerden büyük virtüöz Michalis Kaliontzidis ile Karalaha Karadeniz Gazete adına Atina muhabirimiz Vahit Tursun görüştü. Röportaj aşağıda (Pontiaka, romeika) Trabzon Rumcası orjinali ve Türkçe çevirisi olarak iki dilde yayınlanmıştır.




Kirie Kaliontzidi, thelo to viografiko suna. Eporite ke lete me pote ke pukeka eyenthete, pu ke nto e spudasete (egitim)?

Sayın Kalyoncidi; bir biyografinizi isteyecektim. Nerede ve ne zaman doğduğunuzu ve nerede eğitim gördüğünüzü anlatabilir misiniz?

Eyenetha to 1960 so xorio Dipotamo ti Dramas, as enan kiri ke mana nto erthane ason Ponton. Adaka epiğa so dimotiko (İlkokul) ke eteliosa ti mesi sxoli erğodiğon (Meslek Lisesi). Sin Kemence arnaşepsa aftodidaktos (otodidakt) ke istaro epiğa sin Athina ke espudasa (eğitim) so Odio ama ato pal k’ etone sxolio (okul) nto edonen idietera (özel) musika mathimata. Etone kanoniko (normal) sxolio.



1960 da Drama’nın Dipotamo köyünde, Karadeniz’den göç eden bir anne ve babadan doğdum. Burada ilkokula başladım ve sonuçta Meslek Lisesini burada bitirdim. Kemence üzerinde otodidakt yaptım. Daha sonra Atina’ya giderek, Evgenidio Odio da okudum ama burası normal bir okuldu. Özellikle müzik eğitimi veren bir okul değildi.



Eyenethete so xoriyon Dipotamo sin Elladan. En to proton xoriyon pu evren ke ekatsen oi oikoyenya sas t'erthen ason Ponton yam erthane se kapio aletero xorio ke istaro ekovalethane so Dipotamo?

Olon empro ontan erthane i temeteri, enkan ke ethekanatinus se enan xorio nto leğuna Karaburun ke istaro erthane so Dipotamo. Yati eyenthena ke ethrafane son Ponton ke ya t'ato ethelenan ena meros nto na işen potame, raşiya ke oros omon nto Ponto.

Bizimkiler ilk geldiklerinde, önce Karaburun adında bir köye yerleştirildiler. Daha sonar Dipotamo’ya geldiler. Çünkü bizimkiler Karadeniz’de doğup büyüdükleri için, Karadeniz gibi dereleri dağları ve ormanları bulunan bir yer istiyorlardı.

Ta CD ke ta kasetasuna uki puliskuntan sin Turkia ama eşite polus pou ağapune sas apes satinus nto ağapune tin kemence. Kapiyi ap atinus, ethelenan na en aso xoriyonatuna enas atoson kalos kemencecis omon esas. Esas aso piyo xoriyo tharune oti iste olon pola?

Cd ve kasetleriniz Türkiye'de satılmıyorsa da Türkiye'Deki kemençe tutkunları arasında pek çok hayranınız var ve böyle iyi çalan kemençeci bizim köyden çıkar düşüncesiyle eşe dosta hava atmak için en çok nereli olduğunuzu merak ediyorlar.

Sin Turkia nto tharune k’ eksero ama i ikoyenyam (ailem) ine as enan xoriyo nto eleğana Kosma ke en konta eki sin Maçuka, ti Trapezuntas.

Türkiye’de ne zannetiklerini bilmiyorum ama, ailem Trabzon / Maçka da Kosma denilen bir köyden idi.

Epiyete ke edevasete musiki so Evgenidio Odio. Sin Turkiya eligo sinantay kaynis na pay kapios so sxoliyo na mathan kemence. Eksu as avuto, poli musiki legune oti so sxoliyo xalayete i paleya grami, o paleyos kaytes ke yatato ouki thelun na pane so sxolio. esis nto nonizite epan s'avuto?

Evgenidio Odeio'da müzik eğitimi aldınız. Türkiye'de kemençecilerin bir okulda müzik eğitimi alması son derece nadir rastlanılan bir olaydır. Hatta pek çok virtüöz yerel çizginin bozulabileceği endişesiyle okul eğitimine karşıdır. Sizin konuya bakış açınız nasıl?

Atin nto k’ ekserune nto en epistimi (bilim) leğune ayets. I epistimi voithay (yardımcı oluyor) n’ eğrikay kaynis pos na en konta sin paradosin (gelenek). Atin nto leğune ayets, k’ ekserune nto eftene ke sin Kemence oti kativaz o nusatun eftene. Ayets athiğo morfosin (kültür), pos n’ ekseris ke n’ eğrikas nto en ato t’ eftes, na kratis ta paleya ke na ise panta konta sin paradosin? I ğnomim (düşüncem) en oti atin nto nonizun ayets, lathos (yanlış) nonizune. Ada sin Eladan eğnorizo epan asa 100 kemencecides i opiyi spudasane musiki ke pezune paradosiaka (geleneksel) ke akome alo empro asi paleus. An en ayets omon nto leğune, etote pos inete avuto? Kapiyos ya na pez tin kemence omon ti paleus, prepi (gerekli) na koft ta axilinat, nto en ato to kratiy so şerinat, nto en i musiki ke nto n’ eftey ya na en konta sa paleya ke n’ na peze ke alo kalitera. Eğo thelo o kathais nto eper so şerinat tin kemence, n’ esker nto kratiy so şerinat ke poso pola eş i kemence ken a min thariy oti ato nto kratiy en manaxo asa tele nto eğvalun laliya.



Bilimin ne olduğunu bilmeyenler böyle der. Bilim, nasıl geleneğe uyulması gerektiği konusunda kişiye yardımcı oluyor. Aksini iddia edenler, ne dediklerini bilmiyorlar ve Kemençe üzerinde, kafalarına göre davranıyorlar. Kültürsüz bir şekilde, nasıl ne yaptığını bilecek ve geleneğe daha yakın olmaya çalışacaksın ki? Benim düşüncem, farklı düşünenler yanlış düşünüyorlar. Ben Yunanistan’da 100’ü aşkın müzik eğitimi alan kemençeci tanıyorum ve hepsi de kemençeyi geleneğe uygun bir şekilde, hatta daha düzeyli çalıyorlar. Eğitime karşı çıkanların söylediği gibi ise, bu nasıl oluyor o zaman? Herhangi birisinin geleneklere uygun bir şekilde müzik yapabilmesi için, once elinde tuttuğu şeyin ne olduğunu bilmesi ve müziği anlaması lazim ki, geleneklere uygun ve daha da güzel çalabilsin. Ben kemençeyi eline alan kişinin onu iyi tanımasını, ne kadar çok özelliğinin bulunduğunu ve sadece ses çıkaran tellerden ibaret olmadığını bilmesini isterim.

Istin enerğos (aktif) musikos ke eşite pola albume. Eksu as avuto, pola pate sa panayire ce sa vradiyas sin Avrupa, Ameriki ke Avustralya, eki pou zune, yaşayevune temeteri. Avuto i duliya afinisas ksay (hiç) xrono ya n’ exorizite tin oikoyenya (aile) sas ke me ti aletero oğraşevite eksu asin musikin?

Faal bir müzisyensiniz, çok sayıda albümünüz var bunun yanısıra Avrupa, Amerika ve Avustralya'da Rum toplumun yaşadığı yerlere turneye gidiyorsunuz...yoğun çalışam düzeni hobilerinize ayıracak zaman bırakıyor mu? müziğin yerini tutabilecek ikinci bir tutkunuz var mı?

Eğo xrone en me t’ avuto ti duliya oğraşevo. Alo tipo k’ eftağo. I kemencem i zoim, i kemencem en ke omon i ikoyenyam (ailem). Pixta pixta k’ elepo ta pediyam ke ato stenaxorizime (üzüyor) ama nto n’ eftağo. Ada sin Eladan i zoin (yaşam) en kalo ama avuto i duliyam pal voithay (yardımcı oluyor) na tero ta pediyam. Ayets ta pediyam pal istaro n’ eporun ke n’ evriskun enan kalo dromo.

Ben yıllarca bu işle uğraşıyorum. Başka bir işim yok. Kemençem benim hayatım, benim ailem gibidir. Çoluk çocuğumu sık sık göremiyorum ve bu beni üzüyor ancak ne yapabilirm ki? Burada yaşam kalitesi iyi ama, bu işim ailemin geçimine yardımcı oluyor. Böylece, çocuklarım da gelecekte doğru bir yol bulabilecekler.

Nto na yasayevite sin Elladan san Pontios apo miya prosfigiki oikoyenya apo ton ponto, ti epiroes esh si zoisuna?

Yunanistan'da Karadeniz göçmeni bir ailenin ferdi olarak yaşamak günlük hayatınızı nasıl etkiliyor

Paleya olon empro ontan erthane i paleyimuna ada, ixane kapiya provlimata (problemler). I topiyi (yerliler) eleğane pola. Ato pal tora (şimdi) alo k’ en. Emis i nea yenea (yeni nesil), adaka zume (yaşıyoruz) kala ke athiğo provlimata.

Eskilerimiz geldiklerinde, burada bazı problemler yaşadılar. Yerliler çok laf söylüyorlardı. Ancak bizler, yeni nesil olarak burada iyi ve sorunsuz yaşıyoruz.



Prospathite, ograsevite na kratite zontani mia musiki mias alis geografias, sin opiya musiki edokan pshi ta tope, i thallasa nto eyenton topos ya ta sevtalidika tragudiyas, ta potame, ta parxare nte epominan 2000 xilometra makra. Avuto alaksen me ta tragude anamesa si paleus ke neus?

Anadolu kültürüne özgü bir müziği faklı bir coğrafya yaşatmaya çalışıyorsunuz. Bu şarkılara ilham veren, aşk şarkılarına mekan olan deniz, dereler, köyler, yaylalar 2.000 km uzaklıkta kaldı. Bu durum ilk kuşak müzisyenler ile sizin kuşağınızın ki arasında bir değişime yolaçtı mı? 1. Kuşak mübadillerin kullandığı Rumca Trabzon'da kolayca anlaşılabiliyorken yeni kuşağınkinde çok fazla modern Yunanca var.. bu belki de yaşamın kendisiyle ilşkili doğal bir süreç... Türk kemençecilerden dinlediğiniz ve beğendiğiniz isimler var mı?

Eporo ke leğo sas oti, tulaxiston (en azından) eğo pola oğraşepsa çe ekratesa pola trağodiyas, pola kaytedes omon nt’ ekusata asi paleyus. Ayets omon nto epezan ke eleğanata son Ponton. Eğo ixa kontam ton Yorğo Lafazanidi ke ap’ ekinona ematha pola. Ama ta teleftea (son) 30 xrone alaksane pola prağmata (şeyler). Pola eliği eporun ke pezune ke trağudune katena omon ti paleus.

En azından kendim çok uğraşarak, eskilerimden duyduğum gibi birçok türkü ve kaydeyi oldukları gibi saklayabildim. Aynen Karadeniz’de çalıp söyledikleri gibi. Kendim Yorgos Lafazandidis’ ten birçok şey öğrendim. Ancak son 30 yıldır çok şey değişti. Çok net bir şekilde eskilerimiz gibi çalıp söyleyebilenler artık çok azdır.

Eşite ena musiko sxoliyo, nonizete oti to sxolio ke i prosfiğikes ikoyenyes eftene ti duliyanatun kala, o kosmos (halk, toplum) eş me tin evesthitisia (hassasiyet) ke to endiaferon (ilgi) ya tin paradosi (gelenek)?

Kendinize ait bir müzik okulunuz var. Müzik eğitimi konusunda aile ve okulun üzerine düşen görevi yerine getirdiğine, Rum göçmeni ebeveynlerin doğru bilince sahip olduğunu düşünüyormusunuz?

Ato nto erotas eş dio plevras omon to maşeri. Ali ine pu diğun tin pşinatun ya mathanun ke na mathizun ta pediyatuna tin paradosin (gelenek). Ke ali ine nto terunese me mişon omati. Ine pola siloği (dernekler) ke poli kemencecides nto prospathune (uğraşmak) na kratune tin paradosin (gelenek) ama ato ki ftan. Ya t’ ato pali klokumes epan mereya ti sinentefksis (röportaj) ke pali thelo na leğose; i ğnosi (bilgi) ke i morfosi (kültür) ki afinun kaynena na tarayete sin laspi (çamur) ken a pay na xate. Ontan eşis morfosin (kültür) eporis ke kraits ke tin paradosin ke eporis na pas empro pal.

Sorduğun sorunun iki taraftan kesen bıçak gibi iki yönü vardır. Birileri var ki, öğrenip de çocuklarına gelenekleri öğretmek için canlarını veririler. Birileri de var ki, geleneksel olanlara pek iyi bakmazlar. Gelenekleri canlı tutabilmek için birçok dernek ve kemençeci var ama bu yeterli değil tabi. Bu nedenle, röportajımızın başında da söylediğim gibi; bilgi ve kültürün, kişinin çamura karışıp kaybolmasını önlemeye yaradığını tekrarlamak istiyorum.

Ontan legune Mavri thalasa, nto aporo, kako ke kalo erte so nusuna?

Karadenizli deyince aklınıza gelen olumlu olumsuz düşünceler neler?

Ontan leğune Mavri Thalasa so num k’ erxuntan pola. Yati (çünkü) tin Mavri Thalasa nto lete esist, me to onema Efksinos Pontos emathama emist. Ke ontan akuğo to onema Pontos, I kardiyam kruy alon pola i pşim laxtariz. So num erxuntan ke kala ke variya prağmata (şeyler). Alo nto na leğo sas?

Karadeniz dendiğinde aklıma pek çok şey gelmez. Çünkü sizing Karadeniz dediğinizi, biz Efksinos Pontos olarak öğrendik. Pontos adını duyduğumda da kalp atışlarım daha da hızlanıp, ruhum hareketleniyor. Aklıma hem iyi hem de ağır şeyler geliyor. Başka ne diyebilirim ki size?

Nonizis na dis sinavliya sin Turkiya? Ksai oğraşepses ya na puliskuntan ta albumes sin Turkiya?

Türkiye'de konser vermeyi düşünürmüsünüz? Albümlerinizin Türkiye'de satılabilmesi için bir girişimde bulunuldu mu?

Thelo ap’ apes mereya asin pşim nto na eporo ke diğo sinavlia (konser) son Ponton ke en to onirom. Ayets pal as eksere olos o kosmos (dünya, insanlık). Thelo pola ama pos na efteğa? An eporenen kaynis ke orğanonen aytiko prağman, pola xara n’ epina to ama pola zori pal en.

Kapu kapu elepo temeterus sin tileorasi (televizyon) ke sa videodes nto ferune kapiyi nto pane eki, elepo pos pezun ke xorevun sa parxare epankes ke pola sinkinume (duygulanıyorum).

Oso ya ta albümem, ethelena pola na puliskusane sin Turkia ke as esane olon ta fthinotera (ucuz). Ethelena i anthropi n’ eporenan ke ağorazanata me ta xrimata nto xartsevum ya n’ eğven enan albümi. Yati, thelo na akuğune i anthropi tin kemence ke ta kaytedes omon to esane paleya.

Pontos’ta konser verebilmeyi candan istiyorum ve bu benim hayalimdir. Bunu da dünya böyle bilsin. Çok istiyorum ama bunu nasıl yapabilirim ki? Birisi bir organizasyon ayarlasa çok sevinecektim ama bu da çok zor. Ara sıra televizyon ve bizimkilerden gidip gelenlerin getirdiği videolardan, ordakilerin yaylalarda kemençe çalıp horon oynadıklarını seyrettiğimde çok duygulanıyorum.

Albümlerime sıra gelince, en ucuz albumler olarak dahi olsa, Türkiye de satılmalarını isterdim. İnsanların albümlerimi maliyetine satın alabilmelerini isterdim. Çünkü, insanların kemençeyi ve kaydeleri, eskiden olduğu gibi dinlemelerini istiyorum.

Enas kalos Kemencecis, en me ce enas kalos sillektis liras? Esis eshite me kemence pu dixnite idieteri prosoxi?

Bir kemençe virtüözü aynı zamanda kemençe kolleksiyoncusumudur? Özel bir ilgi gösterdiğiniz, kayırdığınız kemençeniz var mı?

Eğo exo efta (yedi) kemencedes ke opio erte emprom epero ke me t’ ekino pezo ke trağodo. Pola omon to paleyin, alo ki kratoğa. Alaza ke epero aletero.

Bende yedi adet kemençe var ve önüme çıkanla da çalıyor söylüyorum. Çok eskidiğinde ise, onu daha tutmuyorum. Yenisi ile değiştiriyorum.

Thelite na lete alo tipo nto eshite so nusuna?

Ayrıca eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Eporo na leğo ato nto exo apes sin kardiyam?

Kalbimin içinde olanını söyleyebilir miyim?

İpete oti thelite ke omon nto thelite.

İstediğinizi istediğiniz gibi söyleyin

Eğo ethelena n’ eporenan oli i temeteri anthropi n’ elepan t’ enan t’ alo. Thelo na eporiy o kosmos (halk) na pay ke erte. Thelo i trani ke i politiki na afinun ton kosmon na zi (yaşasın) elefthera (özgürce). Eğo avuto thelo. İstaro, ethelena olomanaxos ke ontan esurenena ipşim, na pağo n’ elepo ton topo nto eyenethen ke ethrafen o kirim ke i manam, A tora (şimdi) na lete me oti, o kosmos pay ke erte. Ne, pay ke erte ama, alon pola omadika (grup olarak) pane ke erxuntan. İ pşim ki thel na taksidevo (seyahat) omadika (grup olarak). İstaro, apo eki ada o kosmos pola pola k’ eporiy n’ eper vize ya na erte ke pay. Diladi (yani) o kosmos k’ en eleftheros omon nto eprepe, epan so na pay ke erte ke epan sin epikinoniyan (iletişim). Eğo thelo omon nto erxuntan apada eki, apo eki pal na erxuntan adaka. An i trani ki tarağuntan si duliya tu lağu (halk), o laos (halk) apesanat provliman ki zi.

Ben bizim insanlarımızın birbirini görmelerini isterdim. Halkın gidip gelebilmesini istiyorum. Yönetici ve politikacıların halkı bırakıp, onun özgürce yaşayabilmesini istiyorum. Ben bunu istiyorum. Ayrıca, annem ile babamın doğdukları ve büyüdükleri yeri, her canım çektiğinde ve tek başıma gidip görmek isterdim. Şimdi bana insanların gidip gelebildiklerini söyleyeceksiniz. Evet ama, çoğu kez gruplar halinde gidip gelebiyorlar. Grup halinde seyahati canım istemiyor. Sonra insanlar oradan buraya gelebilmek için pek vize alamıyorlar. Yani henüz insanlar, gidiş geliş ve iletişim açısından yeterince özgür değiller. Insanlar buradan oraya gelebildikleri gibi, oradan da buraya gelebilmelerini istiyorum. Eğer yönetici ve politikacılar halkın işine karışmazlarsa, halkın arasında problem çıkmaz.



Pontiaka, Rumca, Pontic Greek

Vahit Tursun tarafından yazıldı Perşembe, 03 Ocak 2008 08:41 Kalantari kalantari

Ğomato to sakonari

Tu inu to saçi efçero

Tu inu en pola vari



Ertha sin portas entoka

Aniksona mi klidonis

Aniksa ç’eğo to saçim

Permeno kati na valis



E peda tipo uç exo

To sakonarim efçero

Deva ağom si duliyas

To sarpim pal oloksero

alıntı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder